Davetsiz Misafirlerim 3

Ara 9, 2008

2

Davetsiz Misafirlerim 3

İki haftayı tam bir korku filmi gibi geçirdim… Artık tahammülüm kalmamıştı biran önce bendeki davetsiz misafirlerden kurtulmalıydım. Vücudumda, onlara daha fazla katlanamazdım… Bir kaç araştırmadan sonra bir doktordan randevu aldım ve muayenehaneye zor attım kendimi. Zaten dokunsalar ağlama modundayım… Doktorcuğum son derece kibar beni odasına kabul etti zaten doldurduğum ön bilgide HPV varlığından bahsetmiştim HPV varmış dedi… Bende evet dedim ve makara koptu, artık tutamıyordum kendimi ağlama nöbetim susmuyor ki iki kelime edeyim. Doktorcuğum son derece kibar kalktı selpak uzattı… Aldım… Bir taraftan burnumu bir taraftan gözümü siliyorum içli içli ağlarken bir taraftan da anlatıyorum derdimi hıçkırıklarımın arasında… Peki diyip beni muayeneye aldı aman allahım ne zormuş o koltuğa oturmak, oturamadım doğru dürüst kendimi o kadar çok kasmışım ki bacağım kasıldı durdu… Beni oyalayıp konuştururken ilk krio seansım oluyordu. “Ne kadar çok yayılmış” dedi. Evet, ben sivri onları yoldum, çoğalmalarına sebep oldum ekstradan… Bacağımın istem dışı titremeleri korkudan mıydı, kasılmadan mı, acıdan mı bilemiyorum. Bitti ve inanılmaz korktuğumu hatırlıyorum benim için çok kötü, kötü ötesi bir tecrübeydi o koltuğa b…tan bir hastalık için oturmuştum allahım günahım neydi acaba diye düşündüm… Evet, giyinip sevgili doktorumun odasına geçtim. Bana “Bak, bu uçuk gibi bir şey kendine iyi bakmak zorundasın” dedi. Yeşil sebze ve meyve ağırlıklı bir beslenme uygula kilo alma spor yap bunları söylediğini hatırlıyorum çünkü bedenim orda ama ruhum sanki başka yerlerdeydi zaten bu hastalığı öğrendiğim andan itibaren ruh gibi olmuştum. Yüzüme acı bir ifade çöktü gülen gözlerimin parlaklığı söndü o süre zarfında inanılmaz kilo verdim. Hoş şimdi fazladan 4 kiloya sahibim :) evet eve geldim pansumanımı oldum aynada baktım aman allahımmmmmmmm bu ne!
Değerlim ve küffarım ne hale gelmiş?
Ağlayarak şu cümleyi söyledim: “Tamir edilen neden hayır gelir…” Al işte, bundan sonra bundan hayır bekleme o telaşla gecenin bir yarısında doktorumu aradım ki bana arayabilirsin dedi… Söylediği sadece şuydu “Kararıp dökülecek…” ve kapattı ne kadar da soğuktu biz burada ölüyoruz değerlim ve küffarım berbat görünüyor ben korkudan panikten ne yapacağımı bilmezken belki de şefkatli ve teselli edici birkaç cümleydi beklediğim. Son derece ruhsuz bir sesle cevapladı… Bu sefer başladım internette krio ile ilgili tüm materyalleri okumaya korkuyla neyse ki korkulacak bir şey yok sadece iz kalabilir aşırı kullanıldıysa yarıklar oluşabilir diye yazıyordu. Haydaaaaa aldı mı beni bir korku ya fazla sıktıysa? İkinci krio seansına kadar o kadar çok ağlama nöbeti geçirdim ki hayatımda bu yıl kadar çok ağlamadım sanırım. Evet, ikinci krio seansım… Sanırım doktor dayanamayacağımı düşünüp lokal anestezi etkisi gösteren emla kremini önermişti (ben ona hep elma dedim durdum) evet sürüm sürüm sürünerek, ekstradan ayna elimde değerlim ve küffarımı inceleyerek bir kalemle de gördüğüm tüm noktaları işaretledim. Vücudumdaki benlerde dahil korkudan hangisi ben hangisi virüs ayır edemediğimde bir sürü işaretli bölgeyle doktoruma gittim acayip bir görüntüydü sanırım kremin etkisiyle de işaretler bozulmuş. Doktor bunlar ne diye sorduğunda… Gözden kaçmasın diye hepsini işaretledim dedim… Seslenmedi ama çok sinirlendiği belli oluyordu sadece “benim görmem daha doğru olur” dedi. İşlem bittikten sonra konuşmama fırsat bile vermeden aydın havasıyla beni sepetledi. Üçüncü seans gününü belirleyip üçüncü krioyu da yaptırdım. Gene aynı aydın havasıyla yolladı iyi dökülmüş çoğu diyerek… Allahım tek başına kalmak ne zormuş. Başka bir hastalık olsa derdini anlatırsın konuşursun ama bu hastalıkta sen ve hastalığın başbaşasın… Çevrendeki herkes garip davranışların yüzünden kafayı yediğini düşünüyor… Kendinle konuşmaya başlıyorsun o kadar çok hesaplaşma yapıyorsunuz ki… Geçmiş… Şimdiki an… Yanlışlarınız aptallıklarınız… Aynaya bakıp hak ettin sen diyorsun hak etmesen niye başına gelsin… Bağırarak içimden şu cümleyi söylediğimi hatırlıyorum “allahım bana niye arkanı döndün” ama galiba hiç bir kulunu yalnız bırakmıyor rabbim elime mistik içerikli bir kitap geçti bazen öyle işinize yarıyor ki hayata yeniden başlıyorsunuz, yeniden doğmak gibi bir şey…

2 Comments

    Manolya 15 Aralık 2008

    Geçmiş olsun…
    Kimseyle paylaşamamak kötü… Ama paylaştıklarında sana zuzaylı gibi davranabiliyor onlarda da hpv olmasına rağmen.

    Geçti bitti diyeceksin…
    Bitti gitti…
    Böyle bir deneyim yaşamam gerekiyormuş, yaşadım ve bitti.
    Hiç olmadığım kadar sağlıklıyım, bedenimle, kadınlığımla, cinselliğimle, hayatın getirdiği güzelliklerle mutluyum…
    Yaşamı sevgiyle kucaklıyorum, oda beni…
    Hpp lezyonları geçip giden, geçmişte kalan birer anı o kadar…

    Heeey atlatıcaksın…
    Bak bana… Sevgilim olmasaydı jinekoloğa daha geç gidip bilmem kaçıncı evrede kanserle uğraşacaktım !!! Kıyısından hayata, sağlığıma döndüm…

    Ben fıttırmadım ya kimse fıttırmaz…
    Sadece zaman tanı kendine… Kendini affet. Yaşadığımız şeyler yanlışta olsa bizi üzsede onları kabullenmeliyiz. O anları yaşarken mutluyduk ve bilemezdik sonunda böyle bir sürprizin olacağını…

    Barışırsan ve onları yok sayıp mutlu bir şekilde yaşamaya adapte olursan bakıcak ve leeen bu bizi takmıyooo, başarısız olduk biz diyip sönüp gidecekler…

    Biliyorum şu an için zor ama pozitif düşünce…
    Başarıcaz…
    Kimseye anlatamıyor değilsin… Burda paylaşıyoruz, dertleşiyoruz, yardım etmeye çalışıyoruz birbirimize…

    16 ve 18 için aşı olmaya başla… 300 kağıt… 3 ayda bir 300 kağıt vereceksin sonra 5 sene boyunca rahatsın…

    :)
    Güzel ve sağlıklı günler bizimle olsun, hak ediyoruz bunu

    Sefa Turan 26 Nisan 2011

    Barışırsan ve onları yok sayıp mutlu bir şekilde yaşamaya adapte olursan bakıcak ve leeen bu bizi takmıyooo, başarısız olduk biz diyip sönüp gidecekler…
    bi doktor da kafaya takma demişti.
    iyi akşamlar