-Alo

-Selam naber…

-İyiii, hayırdır???

-Önemli bir şey için aramıştım, eee şey

-Hiç konuşma sen ordan bi kere, vıt vıt vıt bıt bıt bıt mız mız mız bıdı bıdı bıdı… bıdı vıdı dır dır dır dır…

-Yahu bir dur bir es ver. HPV varmış bende…

-O ne be…

-Rahim ağzı kanserine sebep olan bir virüs, cinsel yollarla bulaşıyor bende olduğuna göre sende de olabilir en kısa zamanda kontrol ettirmen iyi olur.

-Has…….. Ağzına sıçıyım senin hayvan

-Yapabileceğim bir şey olursa haberleşelim müsaitsen benim doktorumdan randevu alabiliriz.

-Seninle tuvalete gitmem ben bee, kim bilir kimlerden kaptın banada bulaştırdın.

-İhtiyacın olursa haber ver.

-Sağol haber verdiğin için, sen iyi misin?

-İyiyim sağol, haberleşelim tekrar.

-OK. Bye

Yaptığım bir telefon görüşmesinden aklımda kalanları yazdım :) Gördüğünüz gibi hayvan olan benim zira evde beslediğim hpv virüsümü cebime koyup onun bunun bir yerlerine bulaştırıyorum. Daha doğrusu virüsün kaynağı benim :) HPV benim, ben hpvyim, bir ben var bende içerü :) 
Altı görüşmeden sadece bir tanesi belkide sen benden kaptın kim bilir dedi. Takdir ettim, sevindim. Kendimi daha az hpv hissettim. Biri ise ben aşılıyım ama ilk kontrolde haber veririm dedi. Yaşının genç olmasına rağmen ablalarından daha bilgiliydi bu konuda :) otuzlu yaşlarda benden daha çok nerde akşam orda sabahcı lakin “hepefe ne yaaa ” şeklinde tepki verip üzerine beni virüsün kaynağı ilan edenlere oranla çıtırla yapılan daha güzel bir görüşmeydi elbette :)